MÜSLÜMAN HASTALARIN AŞI VE İLAÇ UYGULAMASINDA DEVAM EDEN PROBLEMLERİ.

Takriben 10 aydır bütün dünyayı kasıp kavuran musibet zaman zaman çoğalarak devam ediyor.16 Ekim 2020 istatistiklerine göre bugüne kadar test edilen insan sayısı 12194778, teşhis edilen hasta sayısı 343 955, ölüm sayısı 9153. Son istatistiklere göre ülkemizde yılda 435941 ölüm gerçekleşiyor. Buna göre virüsten ölenlerin oranı %2ye ulaşmaktadır

Cenâb-ı Hak, bütün kullarını dünyada muhtelif vesilelerle imtihan etmektedir. Bu sebeple insanlara birtakım imkânlar ve nîmetler verdiği gibi bazı mahrûmiyetler ve külfetler de yüklemiştir. Kullarını günahlardan uzaklaştırmak, önceki günah kirlerinden arındırmak, muhtelif ders ve ibretler vermek gibi sebeplerle gönderir musibetleri. Yani hepsi de insanların ders almaları içindir.

Müslümanın mevcut günlük hayatında yaşadığı ilaç ve aşılardaki problemleri acımasız bir şekilde devam ederken, devletler ve firmalar harıl harıl koronavis ilaç ve aşıları için birbirleri ile yarış halinde… Hiçbiri bunları Müslümanlar da kullanacaklar, dolayısı ile, onların inançlarına da uygun olmaları için düşünen ve üreten yok gibi görünüyor… Bir hasta olarak eğer sizin için önem arz ettiğini düşünüyorsanız bu konuyu gündemde tutmalı ve devamlı sorgulamalıyız. Devletler, firmalar, hekimler ve eczacılar da sosyal sorumluluk içerisinde, dini hassasiyetleri olan hastalar için yazdıkları ilaçların yapısına ve kaynağına dikkat etmeleri gerekmektedir. Dini ana kaynaklar ne diyor bilen yok veya az biliniyor. Bugünün ortada gezinen bazı din adamları ise, her derde deva, zamana ve umuma yaydıkları zaruret maddesine sığınarak en az yüz yıldır Müslümanların kendi ilaçlarını üretmelerine mani oldular ve olmaya devam ediyorlar. Müslümanların kafalarını karıştırıyorlar.

Amacımız, ilgili kurumlardan içeriğinde haram ve şüpheli bir madde bulunmayan helal ilaç talep etmektir. Çünkü bir Müslümanın helal ilaç araması onun imanî bir meselesi, helal ilaç talep etmesi de onun en tabii tüketici hakkıdır.

İster gıda maddesi, ister ilaç, isterse kozmetik olsun, helallik ve tayyiblik vasfını taşımayan her ürün, bir Müslüman için tehdittir. Unutmayalım ki kullandığımız ilaçlardan da hesaba çekileceğiz. Bu sebeple ilaçların herhangi birinin içeriğinde domuz ve alkol gibi kullanımı dinen uygun görülmeyen haram bir katkının olmaması gerekir.

Koronavirüs musibetinin, dünya üzerindeki en önemli sebeplerinden biri olabileceğini düşündüğümüz İlaç ve aşılarımız konusunda devletler, üreticiler ve tüketiciler radikal kararlar alarak haram ilaçlarla ve aşılarla tedavi olma zaruretinden artık kurtulmalıyız.