GİMDES Yayınları

Yeni Dünya Düzeni ve Helal Gıda

Dergi Abonelik

SORULAR SİTESİ

Tescilli Logolarımız

GİMDES.org eBülteni

* = doldurulması zorunludur

tarafından desteklenmektedir MailChimp!

GİMDES İle Yapılan Ümre’nin Ardından

IMG-20140607-WA0007
GİMDES İLE YAPILAN UMRE’NİN ARDINDAN

1-20 Haziran günlerinde GİMDES’in organize ettiği Umre programından bir ay gün aldık. Kıymetli Kardeşimiz Doç.Dr.İlker ALAT beyden bir mail aldık. Bunu GİMDES gönüllülerimizle paylaşmak istedik.

“Es-Selamu Aleyküm ve Rahmetullahi ve Berakatühü,
Sevgili GİMDES çalışanları,
2014 senesinde Şaban ayı içinde tamamlamış olduğumuz GİMDES’in öncülüğünde ve denetiminde gerçekleştirilen Umre Ziyareti için kendim ve beraberimde giden diğer beş katılımcı adına bir şeyler söylemek ve sizlere teşekkür etmek istiyorum.

Bir umre hazırlığına girdiğimizde kiminle ya da hangi organizasyonla bu ziyareti gerçekleştirmek daha uygun olur diye herkes gibi ben de bir arayış içine girdim. Üstelik şahsımın haricinde annem ve benimle birlikte gelmeyi kabul eden orta yaşını geçmiş iki ayrı komşu teyzemiz ve bir de karı-koca evli çiftten ibaret toplam beş kişinin daha sorumluluğu vardı üzerimde…

Önceliklerimden birisi daha öncesinde GİMDES’in dergisinde bir makalemde de yazdığım şekliyle, Yüce Allah’ın (c.c.) Tevbe Suresi 28. ayette belirttiği üzere davranmak yani Mescid-i Haram bölgesinde kâfirlerin bulunmasına ya da onlarla orada ticaret yapılmasına izin vermemek ya da buna alet olmamaktı. Bu sebeple bu ayete muhalif bir uygulama olarak yürümekte olan bu bölgedeki yabancı kökenli otellerde kalmayı istemiyordum. Yani bizim orada kalacağımız otellerin yabancı uyruklu daha doğrusu Kur’an-î bir tanımla kâfir niteliğindeki insanların otelleri olmaması gerekiyordu. Ancak üzülerek gördüm ki çoğu tur şirketi bu tarz otellerle çalışmaktaydı.

Bir diğer konu ise oraya gittiğimde ne yiyip ne içeceğim konusu idi. Elbette ki o topraklara gidişimizin gayesi yemek-içmek değildi. Tatil yapmak değildi amacımız… Fakat şu da var ki, helal ve tayyip olandan yiyip içmek Yüce Allah’ın (c.c.) bir emri idi ve bunu ülkemde, kendi yaşantım içinde rutin olarak uygulamaktaydım zaten… Ancak, kutsal toprakları kâfirlere pazarlamaktan çekinmeyen zihniyetlerin yiyeceklerimizin helalliğini, içlerindeki katkı maddelerini ne kadar denetlemiş olup olmadıkları da ciddi bir soru işaretiydi. KFC adıyla anılan kızarmış piliç satan dükkânların bu bölgedeki varlığı bile yeterli bir kanıt olsa gerek…
Umrenin gereği olan ibadetleri yapabilmek için ise kişinin asgari bir enerji düzeyine sahip olması gerektiği de tıbbi bir gerçek olması nedeniyle, işte bu sebeplerle orada ne yiyeceğimiz konusu da benim ve annem için gerçekten önemli bir konu idi.

Nihayetinde GİMDES’in umre organizasyonu hazırlığını öğrendiğimizde çok mutlu oldum. Çünkü bu temel sorunlarımın ikisi de ortadan kalkıveriyordu. Zira GİMDES ile yapılan umre organizasyonunda otel seçimine özen gösterilmişti. Ve bir GİMDES denetçisi bizimle birlikte gelerek tüm program boyunca bizlere sunulacak yemekleri denetleyecekti. Bu gerçekten çok güzel bir haberdi. Beraber olarak yola çıkacağımız yol arkadaşlarımız da bunlara çok sevindiler.

İlk kafile olarak yola çıktığımızda THY tarafından ilk kafilenin üyeleri olan bizlere özel yemek çıkartma işlemi yetiştirilememiş olsa bile dönüşte yurda dönen son kafile olan bizlere uçakta adımıza özel olarak hazırlanmış, her birimize isimlerimiz okunarak sunulan yemekler(Yolculuk menüsü) diğer yolcuların bile dikkatini çekmiş ve imrenmelerine neden olmuştur.

Üstelik gerek otellerdeki gerek uçaklardaki yiyecekler sadece helalliği yönüyle denetlenmiş olan ama ağza alınamayacak nitelikte tatsız – tuzsuz şeyler de değildi. Birçok umrecinin “Arapların aşırı baharatlı yemeklerini yiyemedik ve aç kaldık!” sözleriyle ifade ettikleri durumlar bizlerin başına hiç gelmedi. Yani yemeklerimiz helal ve tayyip oluşları yanı sıra gayet leziz idiler de…

Bunun haricinde yapılan gezi programları ve sohbetler de güzeldi.
Tüm bunları kendi görüşüm mü acaba, yoksa diğer beş yol arkadaşım da aynı mı düşünüyor diyerek anneme, teyzelere ve evli çiftimize de sordum. Onlar da aynı kanaatteydiler.
Ve şunu da ayırt etmek istedim. Bizlerin bu umreyi bu kadar sevmemizin nedeni aslında gittiğimiz mekânları, o mübarek beldeleri o kadar çok seviyor olduğumuzdan mıydı acaba? Yani daha doğru bir ifadeyle, biz Peygamber Efendimiz’e (s.a.v.), Beytullah’a duyduğumuz sevgiyle, aşkla acaba o sevgilerin büyüsüne kapılmış bir şekilde GİMDES’in organizasyonunu aslında kötü olmuş olmasına rağmen iyi mi kabul ediyorduk? İşte bu ayrımı yapmasını istedim tüm yol arkadaşlarımdan… Ve onlar da bana GİMDES’in organizasyonunu kendi içinde değerlendirdiklerinde başarılı bulduklarını ve beğendiklerini söylediler.

Medine’deki ve Mekke’deki otellerimizin Ravza’ya ve Beytullah’a yakınlığı kabul edilebilir yürüyüş mesafesindeydi. Sadece Mekke’de otelimizin önündeki 50 mt.lik yokuş yaşlı ve ameliyatlı olan üyelerimiz için bir problem olsa bile taksi tutmak suretiyle bunun da üstesinden gelmiş idik. Bir daha ki programda bu da göze alınırsa daha iyi olacaktır kanaatindeyim.

İyi niyetli bütün gayretleri ve tüm bu işlerin birebir yöneticisi, takipçisi olan GİMDES’in başkanı Dr.Hüseyin Bey’e başta olmak üzere ve akabinde GİMDES’in ekibinde yer alan gerek bizimle bir gelerek oralarda denetimleri sürdüren Ahmet Bey’e, gerekse bizimle birlikte gelememiş olsa bile organizasyona ait gidiş öncesi işlemlerimizi yapan Musa Bey’e ve emeğinin geçtiğinden bile haberimiz olmayan GİMDES’in tüm diğer personeline teşekkürlerimizi sunuyoruz. Ve GİMDES’ten bu programlarının bir sene içindeki sayısını da artırmasını talep ediyoruz.

Saygılarımızla

İlker ALAT
Sebahat ALAT
Selma BAŞAR
Melahat BİLGİÇ
Beyhan TEZCİ

Bekir TEZCİ
2.ve 3. Kafile Helal Umre

Comments are closed.